Son Dakika
TÜRKİYE DİL VE EDEBİYAT DERNEĞİ TANIŞMA VE DAYANIŞMA TOPLANTISI, İŞ ADAMLARI, BELEDİYE BAŞKANLARI VE BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ’IN KATILIMIYLA SARIYER TARABYA OTELİNDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ.
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Tanışma ve Dayanışma Toplantısı, iş adamları, belediye başkanları ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın katılımıyla Grand Tarabya Oteli’ndegerçekleştirildi. Toplantıya, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Ekrem Erdem ve Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç, Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem, Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın’ın da aralarında olduğu çok sayıda siyasetçi, İlim Yayma Cemiyeti Genel Başkanı Yusuf Tülün katıldı. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Genel Başkanı Ekrem Erdem yaptığı konuşmada, İstanbul Milletvekili olarak TBMM’de görev yaptığı 22. Dönem’de, Türkçenin içinde bulunduğu sorun ve sıkıntılara yönelik yapılmış çalışma ve araştırmaları incelediğini belirterek, “Türkçeyi tanımaya çalıştım. Bu çalışmalarımda gördüm ki Türkiye’de Türkçe bilinmiyor. Kimsenin bilmek diye bir derdi de yoktur. Okullarda sevilmeyen derslerden biri Türkçedir. Anadilini doğru olarak kullanamayan, en önemlisi de sevmeyen bir kimsenin eğitim, iş ve aile hayatında başarılı olma şansı var mı?” diye konuştu. “ Dil, milleti meydana getiren unsurların başında gelir ” diyen Erdem, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Dil, fertler arasındaki anlaşmayı sağlayan, milli birliğin esasını ve özünü teşkil eden bir araçtır. Toplumlar, millet olmayı bir dile sahip olmakla elde eder ve milli varlıklarını da kendi dilleriyle koruyabilirler. Dilini geliştirip zenginleştiremeyen, yabancı dillerin istilalarından koruyamayan milletler, ne milli bir kültür oluşturabilir, ne de oluşmuş kültürlerini koruyabilirler. Yozlaşma ve yabancılaşma dille sınırlı kalmayarak, zamanla bütün değerlerin yok olmasına ve milli birliğin telafisi imkansız zararlar görmesine sebep olur. Dili yozlaşan, yabancı dillere karşı; gerek toplum hayatında, gerekse bilim ve eğitimde geri planda kalan bir milletin geleceği, ciddi şekilde tehlikeye düşer.Bugün dilimiz iyi konuşulup yazılamamaktadır. Türkçemiz her geçen gün biraz daha bozulmakta ve cümle bozukluklarına hemen herkesin konuşmasında rastlanmaktadır. Dilimize karşı kayıtsızlık ve özenti, maalesef iş adamlarımızı ve esnafımızı da etkilediğinden üretilen mal ve ürünlerin isimlerinde, ticari unvan ve adlarda yabancılaşma süratle artmaktadır. Şehirlerimizin cadde ve meydanlarında dolaşıldığı zaman, mağaza ve işletmelerin isimlerinde nasıl bir dil kirliliği yaşadığımız rahatlıkla görülebilmektedir.”
Toplantıda hazırlanan bir raporla, Türkçenin yaşadığı sorunların kaynakları, türleri, yayılma şekilleri ve alanları belirlenerek, hem Türkçeyi tehdit eden sorunlara karşı alınacak önlemler, hem de Türkçenin gelişmesinin, zenginleşmesinin ve yaygınlaşmasının önündeki engellere yönelik çözüm önerilerinin TBMM’ye sunulduğu kaydedildi. Milli bir dil politikası oluşturulmasına dikkat çekilen toplantıda, Türk dilinin korunması, yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yapmakla yasal yükümlülüğü olan Türk Dil Kurumu’nun kanunu bile olmadığı belirtildi. Kurumun kuruluş gayesine uygun, tartışmalardan uzak, Türk dilinin bütün problemlerini çözecek nitelikte yapılandırılması, çok büyük önem arz ettiğine dikkat çekilerek, “Bunu temin etmek için Meclis gündeminde bekleyen 2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanun Tasarısı yeniden ele alınarak bir an önce çıkarılmalıdır. Doğrusu, Türk Dil Kurumu’nun bir akademiye dönüştürülmesidir” denildi.
Toplantıya katılan Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın da, Türk dilinin korunmasının önemine dikkat çekerek, bu çaba ve çalışmalara her türlü desteği vereceklerini söyledi. “Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğimizin bu konudaki çalışmalarını taktirle karşılıyoruz” diyen Başkan Aydın, “Sayın Erdem’in özellikle F klavye kullanımındaki görüşlerine aynı şekilde katılıyorum. F klavye dilimize kesinlikle en uygun şekilde uyarlanmış bir klavye. Kelimelerimizde en çok kullandığımız harfler, güçlü parmaklarımızın hizasında. Q klavye sistemi ise Türkçemize çok uzak. F klavyenin ülkemizde yaygınlaştırılması için herkese büyük görevler düşüyor. Dilimizi her yönden etkileyen tüm faktörlerle mücadele etmeliyiz” diye konuştu.
Sarıyer Grand Tarabya Oteli’ndegerçekleştirilen toplantıya Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Yönetimi, çok sayıda Belediye Başkanı, AK Parti Sarıyer İlçe Başkanı Salih Bayraktar ve İş adamları, Koyulhisarlı Memduh Uz ve Hacı Mustafa Aydoğdu katıldı.
Kağıthane Belediye Başkanımız Sayın Fazlı Kılıç Bey’i uğurlarken.
Siyasiler, Bürokrat ve İş adamları teşekkür ederek ayrıldılar. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği yönetimi misafirlerini tek tek uğurlayarak son misafir ayrılana kadar etkinlik alanından ayrılmadı.
BENZER HABERLER