Son Dakika
Oynanan yöresel oyunlarda acıtıcı, can yakıcı unsurlar olmasına rağmen kimsenin bundan kaçmadığının altını çizen Gölcük köyü eski muhtarı Mehmet Genç, ” Geçen yıl sokağa inmiştik. Köy köy eşek ve at sırtında dolaştık. Bu yıl daha profesyonel oldu. İnşallah daha sonraki yıllarda daha güzel bir şekilde köylümüzün karşısına çıkacağız. Biz örf ve adetlerimizi unutturmuyoruz. Çocuklarımızda bu geleneği yarınlara aktaracaktır. Yerimdar atalarımız tarafından geçmişte kutlandığını görüyoruz. Bizlerden onlara, onlardan bize çeşitli aktarımlar olmuş. Bu da onlardan kalan bir kültür ama atalarımız dedelerimiz tarafından renklendirilerek, eğlenceli hale getirilerek günümüze kadar ulaştırıldı. Bizde kendi kültürel değerlerimize uydurarak bunu yaşatmaya çalışıyoruz ” ifadelerini kullandı. Gölcük köyü ile Garom mezrası bu oyunumuzu çok iyi bilirler.
Eşinin elbiselerini giydi; Kimi kadın kimi kız rolüne büründü. İşte rollerini inandırıcı hale getirmek için güzelliklerinden ve görünümlerinden ödün vermekten gocunmayan köy insanı.
Eşinin elbiselerini giyerek kervan yürüyüşüne katılan Deveci başı:Mustafa GENÇ, deve bağını tutmakla görevli kişi köyün eski Muhtarı Mehmet GENÇ. Köyün kızları Yusuf YÜCE, Haşmet GENÇ, Mustafa GENÇ. Şeytan kılığına giren Yayha GENÇ. Dede rolünde ise Halim GENÇ. O usta oyunculara taç çıkartan Gölcük halkı ise dedelerinin, eskilerin yaşantısını gelecek nesillere aktarabilmek açısından bu programı yaptıklarını, bunu yaparken de eğlenmek, birlik, beraberliği sağlamak istediklerini söyledi.
Büyüklerden öğrendiğimize göre, karlı soğuk kış günlerinde köylülerin bazı kostümler giyerek ev ev dolaşarak, ” ey hayadan hayadan, yılan aktı kayadan, açlığımızdan gelmedik, töremiz var sayadan ” diyerek evin büyüğünü dışarı çıkartıp kar üstüne yatırıp deveyi üstüne çöktürüp kaldırılması ardından evden hediye bulgur, tereyağı, şekerleme, şeker, çerezlik ceviz, fındık, yemiş kurusu, kayısı-erik-elma-pestil vb. ürünler ayrı ayrı toplanır. Bu malzeme ile köy odası-konağında pilav yapılır, çay ayran eşliğinde pilav, çerez yenilir. Köy odasında geç saatlere kadar hikaye anlatılır, oyunlar oynanır ve bilenler türkü-şiir okuyarak gece bitirilir.Çoluk çocuk genç yaşlı köy odasında bir araya toplanır. Roller: Deve; koyun- keçi postundan yapılan bir başlık iri-yarı birine takılır, sırtına kaba bir minderi sararak kambur deve görünümü verilir, üzerine davara takılan çan-kelek takımı asılır, önden bağlanan urganı kervan başı çeker ve sallanma ile meydana gelen ses-şamata eşliğinde ev sahipleri ve erkekleri yatırılıp üzerine deve çöktürülür. Dede; sarıklı ak sakallı kambur kıyafetleri ile dede, gruptaki kadın kıyafetleri giyen kız rolündeki genç erkeklerin koruyucusu rolündedir.
Nene de dedenin yardımcısıdır. Mizansen gereği köyün gençleri kızlardan birini kaçırmaya çalışır, durumu gören nene kendini yere atarak feryat eder, dedenin yardımıyla diğer kızlar kaçırılan kızı kurtarır ve kaçıranları kar üzerine basarak deve çöktürülür. Kız kaçırılırsa fidye karşılığı para ile geri alınır. Şeytan; elleri içeriden bağlı ufak tefek birine beyaz bir tulum giydirilir, kıyafetin kollarına bir çubuk geçirilerek bağlanır, içeride kalan ellere el feneri verilir ve arada bir yakılır. Görevi fitne çıkarmak ve kenarda kalmış kızların kaçırılmasına yardım etmek. Gece sonunda artan bulgur tereyağı ve çerezler ihale usulü satılır ve organizasyon hizmetleri için ayrılır. 100 yıllık gelenek böylece yaşatılmış olur.
BENZER HABERLER