Son Dakika
Bu kitap çok konuşulacak!
Doğumundan itibaren Yeşilçam’ın içinde büyüyen Oya Pervin Pelit’in, kaleme aldığı “Benim Yeşilçam’ım” kitabı okurlarıyla buluştu. Oya Pelit, Usta Yönetmen Hidayet Pelit’in kızı. Yeşilçam’da gözlerini açan Yazar bir birinden önemli konulara değiniyor. Kitabı elinize alıp okumaya başladığınızda buram buram samimiyet dikkatinizi çekecek. Koyulhisar Cevizli köyü doğumlu memleketine aşık olmuş Usta Hidayet Pelit’in Kızı Oya Pelit hanımefendi Yeşilçam’ın gerçekten Yeşilçam olduğu 1960 ve 1970’lere götürecek sizleri. Film setlerinde onunla birlikte dolaşacak, onun çocuk yüreğinin güzelliklerini, tebessümlerini, hayal kırıklıklarını birlikte yaşayacaksınız; Bütün yaşamını hayatını Yeşilçam içinde geçirmiş bir Aile. Yazar bizim sadece Türk Sineması olarak tanıdığımız Yeşilçam’ı çok yönlü anlatıyor. ’ ’Yıldızlar geceden geceye var olur ama nadidedir; vefasızlığın, düşmanlığın en yoğun olduğu yerdir Yeşilçam; bazen Harlem’i bazen Sehra Çölü’nü andırır ve orda ne kadar kalabalık varsa da siz yapayalnız olabilirsiniz. Sizi yıldız yapacağım diye kandıranlar şeytanlar, dünyanızı karartıp suçu Yeşilçam’a yükleyebilirler. Yeşilçam çok renkli, çok ışıklı olduğu kadar da karanlıkta kalabilir; onun ışığını ancak çizgisinden ödün vermezseniz yansıtabilirsiniz’’. Diyor Oya Pelit ‘’ Babam kadar Erdemli olamam ona yapılanları affedemiyorum diyor’’ Yeşilçam Pelit Ailesinin evine taşınmış. Oya Pelit’in Yeşilçam’ı, bizim seyirci olduğumuz bir yer aslında; Oya Pelit ‘Benim Yeşilçam’ım kitabıyla aslında ekranlarda yabancı olmadığımız dünyayı bize anlatıyor; bizi yani ülkemizi, dünyamızı anlatıyor. Bir yaz günü Hidayet Bey ile Oya hanımın ofisinde misafir olmuştuk, Oya hanımefendi babasını çok seviyordu onunla birlikte olduğu zamanlarda çok mutlu oluyordu. Özellikle annesi öldükten sonra daha fazla bağlandı. Babasından biraz uzak kalsa hemen özlerdi… Babasını kaybetmeyi aklının ucundan bile geçirmemişti. Babasına dönecek olursak, Usta oyuncu ve yönetmen Hidayet Pelit 3 Mart 1936 yılında Koyulhisar Kayaören Cevizli köyünde doğuyor. Hiç okula gitmiyor. Sormuştum okuma yazmayı nasıl öğrendiniz; dudak okumaya başladıktan sonra, kendi kendine harfleri sökmeye başlıyor. Sonrada köyünde herkese yeni yazıyı öğretmeye başlıyor. Köyün yaşlıları ona çok kızıyor okuma öğrendiği diğer çocuklara öğrettiği için 1950 ‘de İstanbul’a bir kamyon kasasında 4 gün süren yolculukla geliyor. İnşaatlarda çalışıyor, ilk sinemaya set işçisi olarak başlıyor… Koyulhisar’ımızın medar-ı iftiharı, dünyanın dört bir yanından yüzlerce filmi sinemaseverlerle buluşturdu. Kelkit Vadisi İlçelerinde ve kendi köyünde en zor şartlarda filmler çekti. Kendi köyünde çektiği ve çok sayıda köylüsünü oynattığı Ben Köyümün Delisiyim, Hidayet Pelit’in senaryosunu yazıp yönettiği 1980 yapımı filmde büyükşehir macerasının ardından köyüne dönen kendini köyüne adayan bir gencin hayat hikayesi anlatılıyor. Filmde Mustafa Küçük oynayacak ancak bir takım anlaşmazlıklar giriyor. Hidayet Pelit, Mehmet Bozdoğan ve Mihrican Bahar’ı oynatıyor 100 kişilik ekip haftalarca çekimler için köyde kalıyor. Bu film Koyulhisar’da büyük beğeni aldı İlçemizin tanıtımında etkili oldu, uzun yıllar konuşuldu hala konuşulmakta. http://www.sinematurk.com/kisi/1517-hidayet-pelit/ Yüzlerce filmi mevcut saymakla bitiremem bu link adresinde oynadığı ve çektiği filmleri görmeniz mümkün. Onun bütün ömrü sinema oldu. Kendisi adeta sinema aşığıydı ve bütün ömrünü sinema sanatına adadı. Geleceği görüyordu 1973 yılında Uğraş Ölümden Ötesi Yok filmini çekti. 29 Şubat 2012 tarihinde aramızdan ayrıldı değerli büyüğümüz sevgili Hidayet Pelit Ağabeyimizi çok özleyeceğiz. Mekanı cennet olsun. Fiziki olarak aramızdan ayrıldı ama filmleriyle bıraktığı eserleriyle hatıralarıyla hep aramızda olacak. Çocukları Levent ve Bülent Baba mesleğini devam ediyor. Onlara sağlıklı huzurlu bir ömür diliyoruz. Oya Pelit hanımefendiye bu güzel eserinden dolayı ayrıca teşekkür ederiz.
Selam ve Dua ile
Yazılar ve resimler : Selim EFE’ye aittir.. Sivas Lonca Gazetemizin bu sayısında yayınlanmış makalemdir.
BENZER HABERLER