Son Dakika
Ailem ben hayata gelmeden önce Koyulhisar Akseki köyünden ayrılıp 1971 yılında İstanbul Sarıyer’e yerleşmiş. Sarıyer de Pınar Mahallesine geliyor burada İstinyeli Akıncı ailelerinin yanında işe girip seracılık yapıyor, onların yanında bahçıvan olarak çalışmaya başlıyor. Sonra hemşehrilerini yakın akrabalarını yanına getiriyor. 1976 yılında dört kardeşin en küçükleri olarak Sarıyer İstinye de dünyaya geliyorum. Rizeli bir annenin kucağında “Nimet Anne” ismim konuyor. Akıncı ailesi ismimi veriyor. Bugüne kadar kendisini hep annem kadar sıcak görmüşümdür. Onlar beni bende onları çok severim. İkinci hemşehrilerim olur Karadenizliler onlar benim ailem gibidirler. 5 yaşındayken onların bağlarında bahçelerinde incir ve elma topluyordum. Ortaokul ve liseyi farklı farklı ilçelerde okusam da 93 yılında ilk defa gördüğüm İlçemi köyümü hiç unutamadım o gün bugündür kopamıyoruz kopmamız artık mümkün değil.
İyi ki hayatımda yer aldınız.
Koyulhisar eski terminalı çarşı merkezi beni hep ailemle, yuvamla, çocukluk anılarımla, arkadaşlarımla buluşturdu. On yıl önce Koyulhisar’da tanıştığım dost edindiğim arkadaşım Onuru, dört yıl önce de Yurdagül abimi kaybettim. Ve de çok fazla dostumu… Mutlu’yu şehit dört arkadaşını hiç unutamıyorum. Şimdi akrabalarım ve ara sıra kapısını açtığımız eş ve dostlarımız var… O kadar çok ki… Hemşehrilerimi çok seviyorum onlarda beni çok seviyor. Bir büyüğüm söylerdi. “Seversen sevilirsin”. Sevenin olduğu kadar sevmeyenin de olur… Onlara takılmıyoruz takılıp kalmıyoruz. “Kalp yalan söylemez”. İki ay önce Koyulhisar’a gittiğimde, her seferinde son kez görüyormuşçasına içim burkularak baktığım son kalan viranelerin fotoğraflarını çektim ve sonsuza dek de kalabilmelerini hayal ettim. Bundan bir kaç yıl önce, Sugözü köyümüzü eski dağönü mezrasında yaşanan heyelanı acılar yaşanmadan önce görüntülemiştim. Heyelan olduktan sonra o köye gittiğimde kapılarında ayran içtiğim o amcaların evinin yerlerinde yeller estiğini gördüğümde adeta şok olmuştum. Pek çok güzel ve tarihi mezra toprak yığını altında kalmış. Koskoca boş araziler dururken bu köyü yol kenarına sıcağın alnına bırakıverdik. Koyulhisar’ı simgeleyen bu sıcacık mahallenin sıcacık evlerini korumanın bir yolu yok mu diye düşünür dururum yıllarca. Mutlaka olmalı. Bundan sonrası için mutlaka bir hal çaresi olmalı. Bir koruma kanunu, bir çevre bilinci, bir tarih bilinci olmalı, oluşturulmalı. Buradan bir ses olmak istedim. Mutlaka benim gibi düşünen birleri vardır. Daha çok olmamız için birlikte seslenelim. Haykıralım, dur diyelim istedim. Selam olsun KOYULHİSAR’A
Unutmadan İlçemizde Festival Ağustos’da yapılacak. Festival hazırlıklarına çoktan başlandı. Davetiyeniz benden. Lütfen o gün sizi kendi öz memleketimde misafir etmek isterim. Sevgiyi hisseden ve seven herkese kucak dolusu selam olsun. Hayat çok kısa bir birimizi çok ama çok sevelim.
Selam ve Dua ile
BENZER HABERLER