Son Dakika
” Üzerlik Otu: Geçmişten Günümüze Nazara Karşı Bir Kalkan “
Koyulhisar’ın özellikle Gölcük köyünde, geleneksel yöresel uygulamalar yaşatılarak üzerlik otu, salgın hastalıklardan korunma amacıyla kullanılan bir bitkidir. Bu köyde, İsmail Efe’nin önderliğinde eski bir gelenek hatırlanmış ve yeniden hayat bulmuştur. Bu geleneğe göre, üzerlik otu tohumları ve bölgeden toplanan bitki kökleri yakılarak tütsü olarak kullanılmakta ve evlerde nazara karşı koruyucu bir önlem alınmaktadır.
Bu gelenek aslında yıllar öncesine dayanan ve Anadolu coğrafyasında yaygın olan bir uygulamadır. Salgın hastalıkların etkilerini azalttığına inanılan üzerlik otu, farklı isimlerle farklı bölgelerde kullanılmıştır. Özellikle salgın dönemlerinde bu yöntemin şifa bulduğuna inanılmış ve büyüklerimiz tarafından uygulanmıştır.
“Üzerlik Yakma” olarak da bilinen bu gelenek, unutulmaya yüz tutmuş olsa da İsmail Efe’nin hatırlatmasıyla tekrar canlanmıştır. Bu durum, kültürel mirasımızı ve değerlerimizi unutmamaya ve gelecek nesillere taşımaya olan önemimizi bir kez daha vurgulamaktadır. Geleneklerimiz ve yöresel uygulamalarımız, kimliğimizin bir parçasıdır ve yaşatılması gereken değerlerdir.
Üzerlik otu, evlerde özellikle mutfak ve oturma odalarında tütsü olarak yakılarak salgın hastalıklara karşı koruyucu bir etki sağlamayı amaçlamaktadır. Ayrıca bazı köylerde evlere ipe dizilmiş üzerlik otu asılarak nazardan ve hastalıklardan korunma amacı güdülmektedir.
İsmail Efe’nin bu geleneksel uygulamayı hatırlatması ve yaşatma çabası, kültürel mirasımızı ve değerlerimizi canlı tutmak adına önemli bir adımdır. Unutulmuş geleneklerimizi hatırlamak ve gelecek nesillere aktarmak, köklerimize bağlılığımızı ve kimliğimizi güçlendirecektir.
Sonuç olarak, üzerlik otunun kullanımı nazara karşı bir kalkan olarak kabul edilmiş ve geçmişten günümüze taşınmış bir uygulamadır. İsmail Efe’nin hatırlatmasıyla bu gelenek yeniden hayat bulmuş ve değerli bir kültürel mirasımızı daha unutulmaktan kurtarmıştır. Bu gibi değerlerimizi yaşatmaya ve gelecek nesillere aktarmaya özen göstermeli, kültürel zenginliklerimizi koruma altına almalıyız
BENZER HABERLER